İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Genel Sekreteri Savaş Malkoç geçtiğimiz günlerde Workshop Dergi’ye bazı açıklamalarda bulundu.
Son günlerde özellikle pazardaki bazı ilaçların firmalar tarafından satışının durdurulmasıyla oldukça büyüyen ilaç kriziyle ilgili olarak sektörden birçok ses yükseldi. Türk Eczacıları Birliği de bu sabah (29 Ocak) yaptığı açıklamada yerli ilaç endüstrisi konusunda harekete geçme çağrısında bulundu. İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Genel Sekreteri Savaş Malkoç da geçtiğimiz günlerde Workshop Dergi’ye bazı açıklamalarda bulundu. İlaç sektörünün gelişimi için kamu, üniversite ve endüstri işbirliğinin önemini vurgulayan Malkoç, bu işbirliği neticesinde ulaşılabilecek hedeflere değindi.
İlaç endüstrisinin toplum sağlığı ve ekonomiye katkısını göz önüne aldığımızda vazgeçilmez bir sektör olduğunu dile getiren Malkoç, değişimin ve dönüşümün sürekli olduğu ilaç sektörünün yüksek katma değer ve ileri teknolojiye ihtiyaç duyan oldukça stratejik bir konumda olduğunu söyledi.
Yüz yıldan uzun geçmişe sahip köklü bir ilaç endüstrisine sahip ülkemizde uluslararası standartlarda 109 ilaç, 13 hammadde üretim tesisi ve 42 Ar-Ge merkezi bulunduğunu ve ülkemizde kullanılan her 100 ilaçtan 91’inin yurtiçi üretimle sağlandığını aktaran Malkoç, sektörün gelişimi için endüstrinin yatırımları ve gücü kadar kamunun ortaya koyduğu uygulama ve politikalar ile üniversitelerin ve bilim insanlarının çalışmalarının da oldukça önemli olduğunu söyledi.
“Bugün özellikle Ar-Ge’de dünyadaki başarılı örneklere baktığımızda hepsinin güçlü ve etkin kamu-üniversite-endüstri işbirliğine dayandığını görüyoruz. Dolayısıyla Türk ilaç endüstrisi olarak ancak devletimizin ve üniversitelerimizin desteğiyle son yıllarda gelişim sürecinde bulunan Ar-Ge yetkinliğimizi daha da ileri aşamalara taşıyabiliriz.”
İlaç endüstrisi olarak üniversitelerden beklentilerinin yüksek olduğunu belirten Malkoç, alanda yetişmiş bilim insalarının sektörün gelişimi adına oldukça önemli olduğunu ve yurtdışındaki beyin gücünü ülkemize çekecek mekanizmalar yaratmanın da sektörün gelişimi açısından gerekli olduğunu söyledi.
Malkoç, açıklamasında son olarak şu sözlere yer verdi:
“Türk ilaç endüstrimizin atılımını ancak bütüncül bir bakış açısıyla ve tüm aktörlerin katkısıyla sağlam temeller üzerinde yükseltebiliriz. Devletimizin ve üniversitelerimizin desteğiyle, Ar-Ge yetkinliğimizi artırarak, özellikle biyoteknoloji alanında daha yüksek katma değerli ürünler üreterek ülkemizin küresel platformda çok önemli bir ilaç üreticisi ve ihracatçısı konumuna gelmesi için önünde bir engel olmadığını biliyoruz. Bu kapsamda İEİS olarak endüstrimizin gelişimini ve küresel rekabette hak ettiği yere ulaşması için kararlılıkla faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.”